“Güz geldi. Gözlerim karmakarışık. Körüm ben
Güz geldi. Bunu saçlarımın döküldüğünden.
derler ki yaylada doğmuşum, denizin ardında
iniştir, yokuştur, geçer dizlerimden.”
Gazel düştü Derelere ay Yarim
Kavga bitti. silahını duvara as
başladı Ocağın krallığı, Ormana git
baltanı al köşeden, Çocuklarımızı öp.
“Uçurtma salıvermiş göğe aşağıdakiler, havasıdır.”
Çocuklar aşağıdakileri okuyor. ben körüm
ne güzel kokuyor Gazeteleri Kitapları
insem bir koklasam kendileri nasıl”
ben burda bağlıyımay Yarim
Körüm ve yaşlıyım otuz yaşında
Çocukları al, in aşağıya
dileğimdir, onlar görsünler
“Güz geldi, açıksın Yarim Yarim
ben neyse. ben körüm. Dereden öteyi bilmedim
ama bilirim bir koca yaz çabaladığımız
Patatesin sana bir parça şayak etmediğini”
Sor bakalım, adam diye Kaydımız var mı?
ben körüm, biz eski, Çocukları yazdır
Patatesi alıcıya götür ver yirmi beşe
eşeğine bin türkü söyle dönüşte
dünyalık şeylere dünyanın parası gerek
Oysa topraktan çıkardın yirmi beş liracık
Kefenimizi al. sabunu lifini unutma
bir cennet ayırt Hoca parasıyla birlikte
“Bu güz öleceğim. bütün işlerimi bitirdim
Derede yıkandım, cevize tırmandım. kuş ürküttüm
Kaçırdılar on iki Çocuk doğurdum. bekledim gözlerim
Oğlan everdim. kız yetirdim. otuzuma vardım”
“Ağlama kız, deme incirim Yar Yar
ben ağlamam dağlar taşlar ağlasın
Körüm, çelimsizim, göğnüğüm, hastayım.
sebebolanları nerde bulayım
adamdan içerli kuşlar ağlasın
Gülten AKIN