Kandilli’de eski bahçelerde,
Akşam kapanınca perde perde,
Bir hatıra zevki var kederde.
Artık ne gelen, ne beklenen var;
Tenhâ yolun ortasında rüzgâr
Teşrin yapraklarıyla oynar.
Gittikçe derinleşir saatler,
Rikkatle, yavaş yavaş ve yer yer
Sessizlik daîmâ ilerler.
Ürperme verir hayâle sık sık,
Her bir kapıdan giren karanlık,
Çok belli ayak sesinden artık.
Gözlerden uzaklaşınca dünyâ
Bin bir geceden birinde gûyâ
Başlar rü’yâ içinde rü’yâ.