Gurbetten, uzun yolculuk etmiş, dönüyordum.
İstanbul ufukta’ydı…
Doğrulduğumuz ufka giderken…
Sevdâlı yüzüşlerle, yunuslar
Yol gösteriyordu.
İstanbul ufuktan,
Sîmâsını göstermeden önce,
Kalbimde göründü;
Özentili kalbimde bütün çizgileriyle,
Binbir kıyı, binbir tepesiyle,
Binbir gecesiyle.
Yıllarca uzaklarda yaşarken,
İstanbul’u hicranla tahayyül, beni yordu.
Yer kalmadı beynimde hayâle.
İstanbul’a artık bu dönüş son dönüş olsun.
Son yıllarım artık
Geçsin o tahayyüllerimin çerçevesinde.
Bir saltanat iklîmine benzer bu şehirde,
Hulyâ gibi engin gecelerde,
Yıldızlara karşı,
Cânanla berâber,
Allah içecek sıhhati bahşetse…
Bu kâfî…!