Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Perşembe, Ekim 17, 2024
No menu items!

KUĞULU GÖL

 

Kopkoyu Budi gölü, karanlık, ağır taş,
mezarsız kalmış ulu ormanlar arasındaki su,
bir yeraltı kapısı gibi açıyordun; orda kendini
dünyanın bir ucundaki ıssız denizin yanında.
Dörtnala at sürüyorduk uçsuz bucaksız kumda, köpük
yayarken milyonlarca yosununu,
ne bir ev, ne bir insan, ne bir at,
yalnız zamandı geçen ve bu yeşil, bu beyaz
kıyı, bu okyanus.
Tepelere doğru bir atılış ve
birden göl, o sert, gizli su,
o yoğun aydınlık, mücevheri yersel
yüzüğün. Ak ve kara bir uçuş; kuğular saçıyordu
kızıl bakırdan ayaklar ve gecesel, uzun boyunlar
ve dünyanın üzerinde uçan dupduru bir kar.

Ey, eş sudan kalkan uçuş,
durağan güzelliğin yazgısında binlerce gövde
saydam sonsuzluğunu andıran gölün.
Bütün bunlar sularda ansızın biir yarış oldu
ve devinim ve ses ve ay dolu kuleler
ve sonra yabanıl kanatlar kasırgadan ayrılan
olmak için dirlik düzenlik, atılış, sarsılan büyüklük
ve sonra yokluk, beyaz bir titreyiş boşlukta.

Kara Ada Şiirleri / Çev: Said Maden

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments