Kalbim tasalı , biraz şarap verin!
Sarhoş olup unutayım: bunun;
Bir şan mı , yoksa alçaklık mı olduğunu!
Siz ne anlarsınız , ey aptallar ,
İnsanın doğduğu ülkeyi unutmasından;
Ana-babasının temelini ,
Gururlu , savaşçı bir ruha borçlu olmalarından?
Babam öldü;annemse , gözyaşları içinde nicedir.
Unutmak , kendi halkını bir köşede
Ve ağzındaki ekmeğin soyluluğunu;acıdır.
Onlar çaldı benden , aç halkımı.
Korkak çorbacı da çaldı ,
Cimri tüccar da;
Papa ise , daha kutsal çaldı.
Siz de çalın ahmaklar;haydi , durmayın!
Siz de çalın! Size kim engel olacak?
Her yer karanlık , gün ne zaman doğacak?
Burada , içmek için bulunmuyor muyuz yoksa?
Şarkılarını söylemek için mi buradayız başkaldıranların?
Dişlerimizi gösterelim zalimlere , davranın!
Meyhaneler , bizim eşsiz sığınağımızdır;
Haykıralım:”Haydi Balkanlara!”.
Ama , ayrıldığımız zaman da ,
Tüm söylevlerimizi unutalım!
Önce susar , sonra da güleriz;
Halkın kutsal şehitlerine.
Zalim , daha da boşanır zincirlerinden;
Toprağımızın , utançtan kızarır alnı!
Lanetleme , vuruşma , soykırım haykırışları
Ve haraç isteniyor köle halktan.
Biraz daha şarap verin , içmek istiyorum!
Ancak , şarap dindirir kalbimdeki acıyı;
Öldürür şarap , karanlık duygularımı
Ve dinginleştirir , titreyen ellerimi.
İçeceğim;düşmana rağmen , size rağmen!
Ey yurtseverler!Hiçbir şeyin değeri yok gözümde;
Korkacak hiçbir şeyim yok!izninizle;
Ama siz , siz tam bir ahmaksınız!
Hristo BOTEV