Sırtında kara cübbe, bir elinde eldiven,
Dişsiz, salyalı ağzında dualar, pek tatlı,
Ve yüreği avcunda, mutlu mu mutlu,
Ermiş Tartufe, bir gün, başını alıp giderken,
Usul usul yürürken, “Tövbe” -Haytanın biri,
Sofu kulaklarından sıkıca yakalayıp,
Bütün kötü sözleri yüzüne sövüp sayıp
Yırttı ıslak tenine alışkın giysisini.
Şeytan işi!.. Ermişin kıçı bağrı açıldı,
Ne sırtında cübbesi, ne de tesbihi kaldı,
Beti benzi kül gibi, sararıp soldu, şaşkın.
Yakardı, bağışına sığındı Tanrısının.
Ama ne çare, Hayta son çaputu alınca,
Kutsal Tartufe, çısçıplak, döndü Adem Babaya!
Arthur RİMBAUD