Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Cuma, Kasım 22, 2024
No menu items!

VUR BENİ

 

Yağmur yağarken usul usul şehrin karanlık caddelerine,
Haylaz bir rüzgarla açılıyor yine kapım.
Karakızım,
Benim nazlı kızım;
Saymadım bu kaçıncı yağmur senden sonra,
Bu kaçıncı çalışı kapımı rüzgarın.
Caddeler ıslak, caddeler ağır,
Sensiz;karanlık bu şehir.
Bilirsin;
Yağmur sonrası eşkiya olur yürekler,
Boran olur tozu dumana katar.
Şiirler yazmayı dener
Beceremezsin,
Çıkıp dolaşayım şehri dersin,
Karanlıktan ürkersin.
Masanda hep iki kadeh şarap olur
Biri benim diğeri onun dersin
İşi çıktı
Demincek buradaydı
Şimdi gelicek dersin
Kadehler bir biri ardına yenilenir
sabahlar koştura koştura gelir…
Sevdalarda usta sayarsın kendini,
Ama bir gün biri çıka gelir,
Tutar ellerinden,
Öğrettir yürümeyi yağmurlarda.
Şimdi bir hayal perdesi iniyor şehrin üzerine
Ağır ağır kuşlar ölüyor kaldırımlarda
Toplamış pılını pırtısını çiçekler
Tutunacak bir el aramaya gidiyorlar başka baharlarda
Gözlerin gecemi aydınlatırken
Dudakların korkularımı siliyor yeryüzünden
Şimdi dağlara çıkma zamanı
Bir isyanın gebeliği var düşlerimde
Şimdi şiir yazma zamanı.
Demiştim bir keresinde sana;
”Suskunluğun mavzer gibi;
Nezaman patlasan bir parçamı götürecek gibisin.!”
Karakızım,
Benim nazlı kızım;
Şimdi zamanıdır
Vur beni…!

Adonis

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
RELATED ARTICLES

BU BENİM ADIMDIR

APHRODITE VE ADONIS

AŞKIN DOĞUŞU

Most Popular

Recent Comments