Birinci hamur üç defter
bakkalda kırtasiyede
on liraya alamazsın
fabrika imalatına
bende sadece beş lira
al hayatını yaz abi
okula giden kardeşinin
buz kesmiş yüreğini yaz
sabah alacasında nöbetçi
umudun direncini yaz
Birinci hamur çizgili
sayfaları gül nakışlı
iş alınteri kokuşlu
daha çok patron kazançlı
defter satarım hareli
al rengini çiz acının
al sesini çiz sevginin
al resmini çiz emeğin
çiçek bahçesine dönsün
kor alev yürekte hınç
Birinci hamur kırk sayfa
az kaldı bitmek üzere
bitmek üzere yüzümde sancı
gençliğimden çaldırdığım
alınterimin haracı
ve hemen yazardım
ilk satıra büyük harfle
defter satan çocukların
el emeği iş gücüyle
yarattıkları barışı
Neyim var gençliğimden başka
harcayacağım
Ciklet satmakla başlasam işe emeğin gücü tükenmesin diye
Dükkanım pazarım trenler
gider gelirim akşam sabah
Sirkeci’den Bkırköy’e
Bakırköy’den Halkalı’ya
gider gelir ak ellerimde
ödenmemiş ev kirası
pabuç pantalon parası
ayrıca gurbet yarası
bir de yaşanmamış gençliğim
ciklet satarım akşam sabah
Müşteriler ikinc mevki
işçi kızlar dokumacı
overlokçu remayözcü
hallerinden belli değil mi
tipitip baybalon dandi
memur kızlar ciklet almaz
bir de kravatlı beyler
zaten bellidir müşterim
belli olmayan geleceğim
ciklet satarım akşam sabah
Kapağı bir atsam
tül bacalı fabrikaya
devirdim gitti işi
elim sanata yatkın
ne iş olsa yaparım
bir söküp atabilsem
yüreğimden dikeni
emeğin alınterinin
bir açsa iş gülleri
ciklet satar mıyım abi
Hangi parayla hangi malı alıp satacaksın
hangi fabrikanın kapısını çalsan duvar
ne var seni bağlayan buralara
umut umudun varsa her yerde umut
ekmek her yerde ekmek çalışsana
sevda her yerde sevda çekmesini bilene
Yaz dilekçeyi doldur kağıtları Almanya hesabına
Refik DURBAŞ