Gel ey mahbûbe Çin’den!
O şîrin köşk içinden
Ki pek durgun sularda,
Uyurken bambularda,
Taşır çok yüklü dallar
Alevden potakallar.
Görün ey sevdiğim sen
Ki bir Çin kâsesinden
Gülümser bir resimdin,
Muhayyel sevgilimdin.
Bahârın neş’esinden
Uçan kuşlarla eğlen
Ve kırlangıçlarıyle,
Semâ dalgıçlarıyle,
Ya mektup yolla Çin’den,
Ya gel hulyâm içinden.