Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Perşembe, Ekim 17, 2024
No menu items!

DÜŞ

 

susmuş rüzgar
çağlar birbirine karışmış içimde
şarkı söylesem sesimi tanır mı kuşlar
bir yüz arıyorum bu gömütlükte

Kimim ben
Bir sultan, partizan
Belki de parya

Elleri yara çocuklar, asılı kuytularda
Kaçıncı kavimler göçü bu
Koşuyor peşimden:
Bize bir ömür ver üşüyoruz
Bizi de büyüt acılarınla

Kirpiklerimi devirip onaylıyorum
Kâbus işte,
Konuşması yasak sürgünmüşüm
Yirmi yıldır bu adada

Gravürlerden bakıyor köle kız
Saçlarıyla çekiyor bir arabayı

Tapınaklar birikiyor: Nil’in öfkesi
Bir kırbaç yetiyor, diriliyorum
Akar bir çeşme var biliyorum
Onun ardında gerçek

Elimi suya uzatıp
Alıyorum gravürden kızı
-saçları firavunların elinde kalmış
ne çıkar-

ve Yusuf’u kuyudan çıkarıyorum
elele tutuşup gidiyorlar
duvarsız sarmaşık bir düşün adı

Ruhan MAVRUK

RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments