Karadeniz gibi kükrer cosarsa
Dalgasi gelince yaman asiklar
Hirs gelip de ayranligi siserse
Kaybeder irade, dümen asiklar
Agzina geleni hemen atarlar
Ben asigim diye çalim satarlar
Haram demez helal demez yutarlar
Bibersiz baharsiz çemen asiklar
Karanlikta ayna görse ay sanir
Üryada sarap içse mey sanir
Mezarliga yol ugrasa köy sanir
Gözleri kararmis duman asiklar
Iyi demez kötü demez metheder
Bakarsin ki bir tel kirmis çat eder
Sorsan baksan aska binmis at eder
Yorulup yollarda kalan asiklar
Sehvetle asiktir kiza geline
Ari olan tuz katar mi balina
Ebrisimden nazik ipek teline
Tadarlar çesitli yalan asiklar
Kabini yumaya bulamaz kari
Hind\’ten Hindistan\’dan bahseder yari
Begenmez topali bulamaz körü
Isterler bir kasi keman asiklar
Asil asiklarin arzu cemaldir
Arifler bilirler ehl-i kemaldir
Asiklar bizlere yüz yillik yoldur
Kossak da pesinden hemen asiklar
Asiklar çogaldi sadik az kaldi
Fikreyle ey Veysel ne zaman geldi
Siirde ne özet ne bir öz kaldi
Savurur denesiz saman asiklar