Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Perşembe, Ekim 17, 2024
No menu items!

NOT-1

Geldi. Kapıyı çalmasına gerek yoktu.

1.

Geldi. Kapıyı çalmasına gerek yoktu. Bütün kapıların sihirli anahtarını elinde tutuyordu.Geldiğin de kapılar ardına değin açıktı. Gülümseyerek girdi içeri.Ev sahipleri bel kırıp, boyun büktüler saygıyla. Geldiğin de yalnız değildi, savaş meydanlarından taze kan kokusu ve ölüm korkusunu getirmişti ev sahiplerine vermek için. Yüzünün arka yüzünde başka bir ifade vardı. Kendi gözyaşları, kendi kanı, kendi ağıdı değildi yüzünün astarında saklı olan ama herşeyden daha açık olarak görünen, halklardan geriye kalan. Esmer suratı bir perde olup  kapatır mı kendi yazıp yönettikleri bu  trajediyi. Çocuklarına yanan analar, kocalarına ağlayan kadınlar, babaları geri dönmeyen bebeler mutlu mu olacak bu yeni dönem için.

Kapılar ardına kadar açıktı. Çok uzaklardan (ve aslında içimizden hiç çıkmayan) devcileyin bir varlık girdi içeri. Başlar saygıyla eğilirken, saygıda kusur etmemenin telaşı içindeydiler. Günde beş vakit yapılan şeyi, sevinçle o devin karşısında kıldılar. Kocaman ellerinden hasretle tutup mabetlerden mabetlere geçtiler. Harp ile harabeye dönen şehirlerin içi sızladı. Boynu burulmuş camilerin  içi sızladı , kardeşleri Sultan Ahmet de boyun kırmıştı devin huzurunda.

Erkan k.

RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments