Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Cuma, Kasım 22, 2024
No menu items!
Ana SayfaŞair ve ŞiirTurgut UYARKAÇAK YAŞAMA YERGİSİ

KAÇAK YAŞAMA YERGİSİ

 

günlerden o gün alıp başımı evin yolunu şaşıracağım
taze ekmeğim eski kanlarım benim ellerim şaşıracak
ya da tek başına acıkacaksın sen tek başına gözlerin
hiç umurumda değil ya şundan şundan şundan korkuyorum
kim uydurdu bu haziranı bu temmuzları bu yaşamaları gizli kapaklı
bu yulafları oğlakları bardakları bu bütün puştlukları bu şarkıları

hiç umrumda değil yoksa yalnızlıklar
bozuk paralar
uzun boylu ayışıkları
gelip gelip giden sarhoşluklar
sabahleyin yalnız yatakta az az üşümek
hani insanın kendi kendini bulamadığı
hatırlayamadığı saatler olur ya
işte onlar.
bir keresinde böyle saatlerin birinde
bir şarkı duymuştum da
işimi gücümü koyup sokak sokak bir kadın aramaya çıkmıştım
sonra bulamamıştım
bir iğrenmiştim nedense
gidip bir köşede kusmuştum.

akşamları eve hep arka sokaklardan dönüyorum
pencerelere bakmıyorum dükkanların mostralarında bakmıyorum
kadınların eteklerine bakmıyorum hiç
sağıma soluma bir baksam biliyorum sapıtmak işten değil
bir baksam ertesi gün kimbilir nerelerde olurum
uzak şarkıları dinliyorum sıkı sıkı aşık oluyorum
iyi niyetle merhaba ağaçlar evler bildik bulutlar
öğrenciler memur kişiler bana benzeyenler
ben kaçmaya çabalıyorum hoşnut muyum
siz kaçtığınız yerde hoşnut musunuz
konuşup gülüşüyoruz umumhaneye nasıl gittiklerini anlatıyoruz.

hiç yanıma yöreme bakmıyorum
ille şeytan minarelerini düşünüyorum büyük pullu deniz gibi balıklarını
kadınlar adamlar şehri uğultularla dolduran namussuz kalabalık
yorgun kalabalık iyi kalabalık alaycı düzenbaz kalabalık
bir karışsam içlerine bir uysam biraz gülmesem
ertesi gün kimbilir nasıl yaşarım.

bir çalıştığım oda var üç pencereli
bir arka yol
bir gökyüzü
göre göre önceleri sevdiğim sonra alıştığım
sonra ezberlediğim artık kurtulduğum ağır aksak gökyüzü
her gün her sabah bir şu kadar kuşun
adamın
uçağın
yağmurun yunup arındığı gökyüzü
bir de geceye karışmaya başlayan tek tük ışıklı
ama nasıl sıcak ışıklı tanıdık evler
zekeriya bey’in evi
süheyla doğrusöz’ün evi
ali özaçar’ın bakkal dükkanı
temiziş kolacısı süleyman
sonra kendi evim
yatağım
yorganım
çorbalar

gidiyorum geliyorum dünyayı bu kadarcık belliyorum
halbuki ben ne hinoğlu hinim aslında
iyice biliyorum
açlıklar
inadına kanlar
çıngıraklar
dövüşken horozlar var
ormanlarda zaman zaman unuttuğumuz haydutlar
enginar tarlaları
pamuk tarlaları
ırgatlar
sekiz yüz kadem derinliğinde kömür arayanlar
zorlu aşklar
buğdaylar buğdaylar
ilaçlar ilaçlar

halbuki biliyorum biliyorum ama ne ben yokum ne onlar eksik
akşamları hep arka sokaklardan dönüyorum
biraz bıkkın bir parça kırık korkunç umutsuz ve sakin
eve geliyorum seni buluyorum bir seviniyorum bir kızıyorum

sonra biliyorsun

Turgut UYAR

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments