Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Cuma, Kasım 22, 2024
No menu items!

SADABAD’A KASİDE

Hazır bulunanların hepsi bahar mevsimini tanıdı
Lale uzun boylu nazdan, gül kendi ismini tanıdı

Su güneye yöneldi hazdan, çiçekle birlik aktılar
Hazır bulunanlar pişmanlıkla kalubelasını tanıdı

Bahar bir nisan olarak geldi, gönderi renk renk dolu
Umut öylece umutsuzluk biçiminde hasmını tanıdı

Yakınmalar bitti, elpençe durdular gelişen şeye
Aşklar aşkları, otlar otları yani ki herkes hımsını tanıdı

Kimin aklı bir bahardan daha çok olabilir sorarım
O yeşili ve pembeyi birlikte görünce resmini tanıdı

İstanbul’un öyledir baharı, çaresiz alkış tuttular
Ten uyandı, herkes kendi olan cismini tanıdı

Ne denmiş akıp giden her suyla akıp giderim
Çünkü sevdim çünkü bu yüzden güçlü bileklerim kanadı

Sahici mi elinde tuttuğun o kartal kanadı
Sen tuttun acıdan benim ellerim kanadı

Bir geceyi geçirmek için bin türlü kalp ilaçla
Dövündüm çırpındım bilsen nerelerim kanadı

Hazır bulunanlar davranıp saatlerini kurdular bahara
Ey diriliş sana kurulmuş saatlerim kanadı

Avlananlar, ağaç budayanlar sularınız bir ırmakta
Yavaşça geldim durdum beklediklerim kanadı

Ey yaz güneşine bıraktığın alnın bana gel
Alnımdan damla damla süzülen terlerim kanadı

Yüreklerimiz bir dağ serinliği taşırken birlikte
Birden boşta bırakılan bir yerim kanadı

Kanasın varsın ne varsa biraz kanamalıdır
Benim bunca yıldır günlerim gecelerim kanadı

Hazır bulunanların hepsi evet dediler el bağladılar
Benim hepsinin üstünde iliklenmeyen düğmelerim kanadı

Ey yaz gecesi gel artık gidelim suya girelim
Çünkü biliyorum sahici elindeki o kartal kanadı

Ey güzel bahar gökü seni her şeyle birleştiriyorum
Çünkü ey yaz gecesi çünkü her yerlerim kanadı

Bahar hep bir anı sanılır nerde olsa gerçektir aslında
İstanbul mesirelerinde ve Muş’ta aynıdır tadı

Turgut UYAR

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments