Kültür Sanat Edebiyat Felsefe
Pazartesi, Kasım 25, 2024
No menu items!
Ana SayfaFelsefeAforizmalarFrançois de La Rochefoucauld'a ait Aforizmalar

François de La Rochefoucauld’a ait Aforizmalar

*    Aşkta olduğu gibi dostlukta da, insan bildiği şeylerden çok bilmedikleri yüzünden mutludur.
*    Aşktan tedavi eden birçok ilaç vardır, ama iyileştireceği kesin olanı yoktur.
*    Aldatılmanın en iyi yolu, kendini herkesten kurnaz sanmaktır.
*    Az ama dürüst bir zeka, zamanla çok ama sapık bir zekadan daha fazla can sıkar.
*    Başkalarının gururuna dayanamayışımız, kendi gururumuzu incittiği içindir.
*    Bazen sevdiğimizin bize yanıldığımızı belirtmesi, bizi aldatmasından daha ağır gelir.
*    Bir adamın değeri, büyük yetenekleriyle değil, onları nasıl kullandığına bakılarak ölçülmelidir.
*    Bir zamanlar sevilmeye layık olmuş yaşlı kimseler için en tehlikeli gülünçlük, artık öyle olmadıklarını unutmalarıdır.
*    Bizi takdir edenleri her zaman severiz ama takdir ettiklerimizi her zaman sevmeyebiliriz.
*    Bütün tutkular bize suç işletir ama, bizi en gülünç hatalara düşüren aşktır.
*    Büyük kusurlara sahip olmak, ancak büyük adamların imtiyazıdır.
*    Ciddiyet, zihin eksikliklerini örtmek için icat edilmiş bir tavırdır.
*    Çapkınlıkta en az bulunan şey aşktır.
*    Dine sıkı sıkıya bağlı olmak isteyen çoktur ama alçakgönüllü olmaya kimse yanaşmaz.
*    Doğal görünmek isteği kadar doğallığa engel olan bir şey yoktur.
*    Dostların çoğu dostlukta, sofuların çoğu da sofuluktan adamı iğrendirirler.
*    Dünya üzerinde başarılı olabilmek için, başarılı gibi görünmemizi sağlayan her şeyi yaparız.
*    Düşman isterseniz dostlarınızı geçmeye çalışınız. Dost isterseniz , bırakın , dostlarınız sizi geçsin.
*    Düzeltmek istemediğimiz kusurlarımızla övünmeye çalışırız.
*    Eğer başkalarını aşağı görmeseydik başkalarının yüksekten bakmalarından yakınmazdık.
*    En cömertçe verilen şey öğüttür.
*    Evlenmenin iyisi olur ama kusursuzu olmaz.
*    “Gerçek Aşk bir hayalet gibidir. Herkes ondan bahseder ama gören çok azdır.”
*    Güzel hareketleri övmek, bunlarda bir tür pay sahibi olmak gibidir.
*    Güzel kadınlar için mücevher ne ise, yetenek için de yükseklik odur.
*    Herkes kabahati belleğinde bulur ama kimse bundan dolayı kendisinin yanlış hüküm verdiğine inanmaz.
*    İkinci bir sevgi bulamazsak, birincisine uzun süre bağlı kalırız.
*    İkiyüzlülük kötülüğün erdeme saygısıdır.
*    İlk sevdiklerinde kadınlar, âşıklarını severler, ötekilerde ise sevdikleri aşktır.
*    İnsanlar yaşlandıkça hem daha deli, hem daha bilge olurlar.
*    İnsanların çoğu için teşekkür, sadece daha büyük yardımlar için gizli bir umuttur.
*    İnsanların mutlulukları ya da mutsuzlukları, kaderin olduğu kadar da karakterlerinin eseridir.
*    İyi bir nasihatten faydalanmak, en az onu vermek kadar sağduyuya ihtiyaç gösterir.
*    Kadınların çoğunun dostluktan bir şey anlamamaları, aşkı tattıktan sonra dostluğun yavan gelmesidir.
*    Kendi kusurlarımızın tam zıtlarıyla övünürüz: İradesiz miyiz, inatçı olmakla övünürüz.
*    Kendimizi başkalarına benzetmeye,gizlemeye o kadar alışmışız ki en sonunda kendimizi gizleriz.
*    Kinimiz büyüdükçe, kin beslediğimiz kimseden daha küçülürüz.
*    Konuşmalara konu sağlayan zekâdan çok güvendir.
*    Küçük kusurlarımızı itiraf edişimiz, büyük kusurlarımız olmadığına herkesi inandırmak içindir.
*    Mutsuzluğun tesellisi, onu belli etmekten alınan zevktir.
*    Nasihat etmek kolay, örnek olmak zordur.
*    Nehirler denizde kayboldukları gibi, erdemler de çıkarda kaybolurlar.
*    Öyle kusurlar vardır ki, büyük yetenekleri meydana getirirler.
*    Sevmek sevmemek insanın elinde olmadığına göre, ne âşık sevgilisinin vefasızlığından, ne de sevgili âşığının kayıtsızlığından şikayette haklıdır.
*    Sevmekten usandığımız zamanlar, sevgilimizin sadakatsizliği bizi sadakat zorunluluğundan kurtardığı için, hoşumuza gider.
*    Tevazu, iki kere övünme isteğinden başka bir şey değildir.
*    Umutlarımıza göre söz verir ve korkularımıza göre hareket ederiz.
*    Üstün niteliklerle doğmuş olmanın en gerçek belirtisi, kıskançlık duygusundan yoksun doğmuş olmaktır.
*    Yanıldığını asla kabul etmeyenler, en çok yanılanlardır.
*    Yapılan iş ne kadar parlak olursa olsun, yüksek bir amacın sonucu değilse, büyük sayılmamalıdır.
*    Yaşlanmasını bilen pek az insan vardır.

RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments